Merakla beklenen Murat Şeker’in yönettiği son yılların en önemli seri filmlerinden ‘Çakallarla Dans 6 ‘ 2 Aralık Cuma günü sinema da seyirci ile buluşacak.
Yapımını SugarWorkz-TAFF Pictures’ın üstlendiği, efsane serinin sinema perdesine dönüşü heyecan ile bekleniyor. ‘
2010 yılından bu yana artan bir ivmeyle seyirciyi sinema salonlarına çekmeyi başaran ‘Çakallarla Dans’ Türk sinemasının en uzun aktif serisi olmakla beraber ilk filmden bu yana ana kadrosunu muhafaza ederek yoluna devam ediyor. Başrollerinde Şevket Çoruh, İlker Ayrık, Timur Acar, Murat Akkoyunlu, Didem Balçın, Hakan Bilgin, Ceyhun Yılmaz altıncı macerada da yeniden bir aradalar, 12 yıla altı film sığdırmayı başaran ekip, bu sefer Yunanistan’ın Kos Adası’na uzanan eğlenceli macerası bir kez daha seyirciyle buluşacak.
Altıncı filmde ünlü oyuncular Ebru Cündübeyoğlu, Nurettin Sönmez, Elvan Dişli, Mine Kılıç ve Kemal Zeydan kadroya katılmış. Renkli sahneleri ince esprileri ile komedinin en güzellerinden ‘ Çakallarla Dans’ izleyiciyi sinemalara bağlayacak gibi.
Hafta ortası ‘Çakallarla Dans 6’ nın yönetmeni Murat Şeker ve senaristi Ali Tanrıverdi ile Kadıköy’de ofislerinde buluştuk, çaylarımızı yudumlarken duvarda asılı ‘Çakallarla Dans ‘ afişlerine bakarken onlara filmlerini sordum.
Yönetmen Murat Şeker’e Çakalları sordum!
Bir projenin altıncısının yapılıyor olması entresan bir duygu, herkesin başına gelemeyecek bir şey, öncelikle bundan gurur duyuyoruz, Türk Sinema tarihine geçtik, kalabalık kadrosu bozulmadan çekilen ilk seri ‘Çakallarla Dans’. Gişe performansı açısından hep ilk 10 ‘da olduk. Bu film ile birinci hedefimiz bunu egale etmek. Yani tekrar yılın en çok izlenen ilk 10 filminden biri olmak istiyoruz. Ama pandemi ve sonrası oluşan ekonomik krizden ötürü sinemalar artık eskisi gibi iş yapmıyor. Şimdi filmimizin gişede iyi performans göstermesi beklentisi neredeyse bizden çok sinema salonları sahiplerinde var. Herkes filmimize çok umut bağlamış durumda inşallah seyircide bizi özlemiştir bizim onları özlediğimiz kadar,
Set dönemimiz güzel geçti, artık tüm ekibin olgunluk çağı, yazın çektin ‘Çakallarla Dans 6’ yı üç hafta Türkiye’de 1 hafta kadar da Yunanistan Kos Adasında oldu çekimler setimiz rahat bir set oldu, tıkır tıkır çalıştık. Tüm ekip bu projeyi çok özlemiş, ilk filmde ki enerji bu filmde de var, dedi Murat Şeker.
Filmin senaristi Ali Tanrıverdi’ye sordum….. 2010 yılında serinin ilk filmini çektiğinizde işlerinin bu noktaya geleceğini tahmin ediyor muydunuz?
Çakalları ilk yazdığımız da da sert bir senaryo idi. O günün şartlarına göre, hatta bir iki yapımcıdan bu iş çok erkek işi diye geri dönmüştü. Biz de o dönem kafa kol girip uygun maliyete işi çıkarmıştık. Tabii ki ilk yaptığımızda işin böyle olacağını öngörmüyorduk. İlk filmin çekimlerinin ortasından sonra sahne çekerken görüntü yönetmeninin kamera da sallanması, herkesin gülmesi oyuncuların oluşturduğu ahenk biz film çekiminin sonuna geldiğimizde ilk filmin gişede ne yapacağından bağımsız olarak bunun devamı olur aslında diye düşünmüştük. Sonra gişede film 250.000 civarında kaldı, film bir anda internete ve korsana düşmüştü, o dönem yönetmenimiz Murat Şeker bırakın film korsana youtube da yürüsün dedi. Film bir anda 2010 yılında 10 milyon civarında kişi tarafından izlendi. Tam 12 yıl önce internet de adeta patlama yaptı. Sonra aldığımız destek filmin ikincisini yazdırdı. Bu sefer filmi sinemada 1.000.000 kişi izledi, sektörde ilki 250 bin yapan devam filminin ikincisi 1 milyon yapar mı dendi. Üçüncü film 1.700.000 kişi tarafından izlendi. Devamı geldi böylelikle izleyici oturdu.
Yazarken çok klişe olmaz her halde ‘ Çakallarla Dans ‘ filmimizin adı bizlerde bu sokaklarda yaşıyoruz. Genel olarak halkın temel sorunlarından yola çıkıyoruz. Bizim bütün dikkatli takipçilerimiz aslı kendimizde büyürken bizlerde biz nesil büyüttük. Çakallar biter mi ki bu ülkede ‘ Çakallarla Dans’ bitsin. Hem bu yönden ‘ Çakallarla Dans ‘ hikayelemesi bitmez, izleyicinin takdiri doğrultusunda izleyici biter derse biter.
Bugüne kadar ‘ Çakallarla Dans ‘ da mahalle ve gündelik hayatında ki çakallıkları yaşamıştık, bu sefer dedik ki bizim bu çocuklar uluslararası çakallığın ortasına düşerlerse diye işin içine İtalyanların Rusların Fransızların, Yunanlıların girdiği uluslararası sularda başlarına gelen Çakallıklar var bu sefer, dedi Ali Tanrıverdi.
2 Aralık'ta Türkiye’de vizyona girecek olan film 08 Aralık tarihinde Avrupanın birçok ülkesinde seyirci ile buluşacak.
Antalya’da piyano ile müzikli günler!
Yıllardır heyecan ile beklenen bu yıl 22’ncisi düzenlenen Uluslararası Antalya Piyano Festivali, 3 Aralık’ta başlıyor. Klasik müzik, caz ve flamenko dünyasından birçok yıldızı Sanat Şehri olarak tabir edilen Antalya’da müzikseverlerle buluşacak.
Festival coşkusu bu yıl; yere kurulan ve ayaklarla çalınan midi bir klavyeyle yaptıkları şov ile videoları milyonlarca izlenen, dünyanın her yerinde binlerce insana ulaşan Il Grande Piano’nun 26-27 Kasım tarihlerinde şehirde yapacağı gösterilerle başladı.
3-11 Aralık tarihleri arasında yıldızlar geçidine sahne olacak festivalde; Pianotainment, Robert Lakatos, Tanini Trio, Evrim Turan, Diego Valdivia ve Ufuk&Bahar Dördüncü gibi yerli ve yabancı birbirinden ünlü isimler sahne alacak.
Türkiye’nin en önemli sanat etkinliklerinden biri olan festivalin açılışı 3 Aralık’ta, Almanya’nın en iyi performans sanatçıları olan Stephan Weh ve Marcel Dorn’dan oluşan Pianotainment’ın eğlenceyi ve virtüözlüğü buluşturdukları muhteşem dört el piyano gösterisi ile yapacak.
4 Aralık’ta hem caz hem de klasik müzikte olağanüstü yetenekli bir piyanist olarak lame edilen Robert Lakatos’u grubuyla birlikte, 7 Aralık’ta Tahir Aydoğdu, Bilgin Canaz ve Burçin Büke tarafından kurulan, Doğu ve Batı müzik kültürleri arasında köprüler kurarak dünya insanları arasında dostluk ve barışı pekiştirmeyi amaçlayan Tanini Trio’yu, 9 Aralık’ta Şef Gints Glinka’nın yöneteceği Antalya Devlet Senfoni Orkestrası eşliğinde piyanist Evrim Turan’I, 10 Aralık’ta piyanosuyla yepyeni bir lamenco füzyonu yaratan ve eleştirmenler tarafından övgüyle söz edilen Diego Valdivia’yı Piano Flamenko projesiyle ve 11 Aralık’ta ise dünyaca ünlü piyano ikilisi Ufuk&Bahar Dördüncü’yü ağırlayacak.
Gezici Festival 27. kez yola çıkıyor!
27. Gezici Festival, 2-14 Aralık tarihleri arasında yılın dikkat çeken yerli ve yabancı yapımlarını Dünya Sineması, Kısa İyidir, Türkiye 2022 gibi klasikleşen bölümleriyle Ankara, Sinop ve Kastamonu’da izleyicilerle buluşturacak. Festival, 2-8 Aralık’ta Ankara’da, 9-11 Aralık’ta Sinop’ta ve 12-14 Aralık’ta Kastamonu’da perdelerini açacak.
27 yıl önce Türkiye’nin farklı kentlerinde sinemaseverlerle buluşmak, sinema konuşmak ve kültür hayatımızı zenginleştiren karşılaşmalar gerçekleştirmek için yola çıkan festival bugüne kadar Ankara, Artvin, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Edremit, Eskişehir, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kars, Kastamonu, Kayseri, Malatya, Mersin, Ordu, Samsun, Sinop ve Van gibi ülkenin dört bir yanındaki kentlerde izleyicilerle buluştu.
Yurtdışında ise Saraybosna, Tiflis, Bakü, Drama ve Üsküp’te de izleyicilere unutulmaz anılarla dolu festivaller bu yıl en iyiler listesiyle geziyor.
Festivalin Ankara gösterimleri Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Çankaya Belediyesi’nin katkılarıyla 2 – 8 Aralık tarihleri arasında Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde, Sinop gösterimleri 9-11 Aralık tarihleri arasında Sinop Belediyesi’nin ev sahipliğinde Halk Eğitim Merkezi’nde, Kastamonu gösterimleri ise 12-14 Aralık tarihleri arasında Kastamonu Üniversitesi Ahmet Yesevi Konferans Salonu’nda İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Topluluğu’nun ev sahipliğinde gerçekleşecek.
Unutulmayacak bir Murat Evgin geccesi!
Unutamayacağım bir cumartesi gecelerinden birini yaşadım haftasonu, Murat Evgin’in Eser Taşkıran’ın piyanosu ile şarkılar söyleyeceği gece için geçtiğimiz Mart ayında Suadiye’de açılan Decollage Art Space adlı çok yönlü sanat galerisinde idik arkadaşlarım ile.
O mütevazılığı ve samimiyeti sahnede gitarı ilk söylediği şarkı eğlenceli ‘ Sen Gidince ‘a dlı şarkı oldu Murat Evgin’in daha sonra Elvis Presley, Beatles, Cem Karaca, Erkin Koray , Barış Manço şarkılarının harmanladığı çok özel bir Oldies Konser Show tadında espriler ile dolu bir gece idi.
Murat Evgin’in bu keyifli gecesinde sahnede Işıl Yücesoy, Suna Yıldızoğlu, Meltem Taşkıran, Parla Şenol gibi özel isimler şarkıları ile geceye renk kattılar.
Decollage Art Space de ki gecede sanat ve cemiyet hayatından Yüksel Aksu, Uzay Türkoğlu, Murat Türkoğlu, Şebnem Schaffer, Adil Türk, Mahinur Ergun, Nasuh Bektaş, Kerem Kupacı, Boğaç Aksoy gibi isimler var idi.