• 28 MART Perşembe 18:22
  • HV
Advert

Ahmet Öre: "Hayatta Paris’te yaşamam demiştim!"

Caner Ural
Caner Ural
Yayın Tarihi : 19-12-2022 18:40

Uzun zamandır heyecan ile beklenen Ahmet Öre’nin 'Pariste Bir Hafta' adlı kitabı geçtiğimiz günlerde kitapçılarda yerini aldı.

Ahmet Öre’yi uzun yıllardır tanırım. Son 10 yıldır Fransa’da  yaşıyor ve pariste.net sayfası ile bizlere Paris’ten haberler gönderiyor; nereye nasıl gidilir, Paris ile ilgili her şeyi o güzel Türkçesi ile anlatıyor. Geçen yıl Kasım ayında gerçekleştirdiğim Paris gezimde Eyfel Kulesi'ne  yakın bir cafe de kahvelerimizi yudumlarken  "Caner ben Paris ile ilgili kitap  yazıyorum." dediğinde çok sevinmiştim. Ve sonunda  kitap ‘Pariste Bir Hafta' adı altında İlksatır Yayınevi tarafından yayınlandı. 

Geçtiğimiz hafta  bir grup okuyucu kitlesi ile Fransız Kültür Merkezi’nde gerçekleşen söyleşisindeydim ben de.

Kitabı neden ve nasıl yazdığını; Paris anılarını anlattı bizlere Ahmet Öre.

Yazdığı kitabı bir gezi kitabı, bir rehber kitap; aynı zamanda da roman olarak ve bir şablon etrafında hikayelerini yaşayan insanların olay örgüsünü anlatan kitap olarak tanımlıyor yazarımız. Aynı zamanda "Hayatta Paris’te yaşamam demiştim ama Paris’in kitabını yazdım!" diyor. 

Aslında Paris ile ilgili yazacak çok şey olduğunu vurgulayan Öre, yazı yazmaktan artık korktuğunu çünkü yazdıklarını yazıp bir kenara bırakmadığını onları devamlı güncellediğini ifade ediyor. Bu güncellemede yazdığı mekanın şu an ki durumunu yineliyor.

Aslında rehber tarzında bir kitap çıkarabilecek elinde yüzlerce done olmasına karşın bunu roman tadında anlatmak istemiş.

Pariste Bir Hafta'yı diğer kitaplardan ayıran özelliklerinden biri de kitapta hiç kimsenin adı yok; okuyanların insanları istediği gibi kafasında canlandırmasını istemiş.

Bu arada pariste.net'e gelen anılardan bahsetti. Bir okuyucunun Paris’i hiç bilmemesine karşın pariste.net okumaları ile eşini bir turizm rehberi gibi gezdirdiğini ve yıllar evvel 4-5 yaşlı Türk’ün hiç İngizlice ve Fransızca bilmeden pariste.net okuyarak Paris’i gezmelerini anlattı.

Yakın zamanda Altenatif Paris’i ve Cote d’Azur’u yazmak istediğini dile getiren Öre; "Uzun vadede Paris’e gidemeyeceğim ama sizin sayenizde Paris’i çok iyi biliyorum, hiç gitmedim ama Paris'te bulunmuş gibi hissediyorum." diyen insanların çok hoşuna gittiğini de belirtti.

Paris’te yaşadıklarını web sitesi ve instgram profilindeki derlemelerini Ahmet Öre’nin roman tadındaki ilk gezi kitabı ile sürprizlerle dolu Paris yolculuğuna çıkmaya  hazırım ben de...

 

Nartugan Film  Festivalinde ödüller  21 Aralık geccesi sahiplerine verilecek!

İstanbul’da gerçekleşen 2. Uluslararası Nartugan Film Festivali 19 Aralık’ta  başladı. Festivale  47 ülkeden 1210 adet film başvurmuş ve ön jürinin yaptığı eleme sonucu yerli ve yabancı kaynaklı, farklı kategorilerde 119 film finale kalmış. 

Kısa filmler ağırlıklı olmak üzere birbirinden farklı formatlarda çekilmiş filmlerden oluşan seçkide, uzun metraj belgeselleri ve olay örgülü filmleri de var.  

Tayfun Luxembourgeus, Amina Zhaman, Ercan Durmuş, Erkan Can, Deniz Motevaseli, Eda Özdemir, Dr. Serdar Taşçı, Burak Sarımola, Latife Mülazımoğlu, Melih Ekener, Dilara Özdağ, Emre Altuğ, Mehtap Bayri, Yasemin Küçükçavdar, Onur Özaydın, Ayşen İnci, Bahtiyar Engin, Nilüfer Açıkalın’dan oluşan 18 jüri üyesinin izlenimleri sonucunda 21 Aralık 2022 akşamı Kozzy'de gerçekleştirilecek ödül töreninde, ödül almaya hak kazanan yapımlara ödülleri takdim edilecek.

Festival komitesince belirlenen ve her yıl verilmesi planlanan “Muazzez İlmiye Çığ Kadim Kültürlere Katkı Sunan Eser” ödülü ise bu sene Somut Olmayan Kültür Varlıklarına sağladıkları büyük katkılardan dolayı UNESCO Türkiye Milli Komitesine takdim edilecektir. 

Ayrıca festivalin  varlık nedeni ve fikir öncüsü olan Turkuaz Aslan adına “Turkuaz Aslan Cesur Sinemacı” ödülü, Turgay Tanülkü –(Başarılı sanat kariyeri), Hayri Çölaşan (Sinema sektörüne katkısı), Ümit Ünal (Filmografisi), Tayfur Aydın - (Siyah Karga filmi), Ali Adnan Özgür (Toprağın Çocukları filmi) Alp Ertürk (Nuh Tepesi filmi), Atalay Taşdiken (Kar Kırmızı filmi), Biket İlhan (Bir Hekimin Anıları filmi), Aydın Orak (Sabırsızlık Zamanı filmi) gibi sinemamızın değerli isimlerine  takdim edilecek.

Tan Taşcı ve Zeynep Casalini aynı sahnede!

Son dönemin en çok konser veren bir türlü ve Harbiye Açıkhava Sahnesi'ndeki konserlerine yer bulamadığım Tan Taşcı, uzun bir konser maratonun ardından yılbaşı geccesi Bayhan Müzik organizasyonuyla  İstanbul Kongre Merkezi Balo Salonu'nda sahne alacak.

Kendi hitlerinin yanı sıra yorumlamaktan keyif aldığı şarkılar yanında sahne şovu ve sürprizlerle dolu, unutulmaz bir yeni yıl kutlamasına imza atacak. Geccenin açılışını ise pop müziğin güçlü isimlerinden Zeynep Casalini yapacak ve sahnede özlediğimiz şarkılarını yorumlayacak.

Camdaki Kız’ın Billur’u Merve Polat yeniden tiyatro sahnesinde!

Geçen hafta instgram DM bölümüne  @mervepo adlı adresten bir mesaj  düştü!

"Caner Bey merhaba nasılsınız? Ben Hunililer’den sonra ilk kez sahneye çıkıyorum, siz bana uğurlu gelmiştiniz. 15 Aralık 20:30'da Moda Sahnesi’ndeki prömiyerimizde sizi görmeyi ekip olarak çok isteriz!" diyordu gelen mesajda. 

Bir anda şaşırmadım değil, Hunililer adlı oyunu yaklaşık 4 yıl evvel izlemiş,  ‘Hunililer’de Merve Polat’ı izleyin!’ başlığı ile Gecce'de, sayfamda yazmıştım. Hemen hatırladım tabii ki! Emre Özbay’ın yazdığı Ezel Akay’ın yönettiği oyunun prömiyer geccesinde tanımıştım Merve’yi, oyunculardan biriydi ve oyun öncesi fuayede pijamaları ile dolaşan, hiç cevap vermeyen, komik hareketler yapan, sorular soran bir kız vardı karşımda. Sonra oyun içinde de başarılı bir performans sergilemişti. 

Merve Polat şimdilerde Kanal D’nin Perşembe galibi ‘Camdaki Kız’ adlı dizide Billur karakteri ile ekranda başarılı bir performans sergiliyor.

15 Aralık Perşembe akşamı Moda Sahnesi'ndeki prömiyerinde ön sırada yerimi aldım. Hunilier’deki o saf kız gitmiş, yeni oyunu ‘ Yan Rol’de çok havalı genç bir kadın olarak sahnedeydi Merve Polat.

Tiyatro Mitos’un bu yeni oyununu Deniz Madanoğlu yazmış, Şenol Önder yönetmiş. Tek perdelik ve tek kişilik ‘Yan Rol’ de bir kadının yaptığı meslekle, arkadaşları ve ailesiyle olan yüzleşmesi anlatılıyor. Ben oyunu çok sevdim; sahnedeki kadın bizi hem güldürdü hem de üzdü. Hele hele Yıldız Tilbe tiplemesi ile ‘Emi’ şarkısını taklit etmesi muhteşem idi.

Prömiyerde o gecce seyirciler arasında Rozet Hubeş, Burcu Biricik, Devrim Yakut, Cihangir Ceyhun, Dolunay Soysert gibi sanat dünyasından isimler vardı.

Yan Rol’ü 20 Aralık’ta  CKM Küçük Sahne’de; 6 Ocak’ta Kadıköy Emek Sahnesi'nde izleyebilirsiniz.

Anıl Durmuş Zorlu PSM’de kulakların pasını  aldı!

Bu yıl  yayınladığı ‘Kafayı Yaktım’ ve ‘Giden Herkesin Yerine' şarkıları  ile büyük sükse yapan genç neslin başarılı isimlerinden Anıl Durmuş, Zorlu PSM içinde bulunan %100 Studio'da konser verdi.

Daha evvel yayınladığı, herkesin beğendiği birbirinden güzel şarkıları ile o gecce mekanda iğne atılsa yere düşmeyecek gibi durum söz konusu idi. Dikkatimi çeken en güzel unsur  konserde herkeslerin şarkıları bir ağızdan söylemesi oldu. 

Çocukluğundan beri müzik ile uğraşan Anıl Durmuş yorumladığı her şarkıyı sanki bambaşka bir aura ile söylüyor. Tüm şarkıları mükemmel idi ama Sezen Aksu’nun ‘Perişanım’ adlı eserini sanki bir başka okudu. Genç sanatçı, program ortası sahnesine konuk ettiği Güncel Gürsel Artıktay ile söylediği şarkılar ile gecceye renk kattı.

Ama şuna karar verdim, Anıl Durmuş şarkıları dost meclisi masalarında bir başka olur.

  • Etiketler