• 08 EKİM Salı 19:12
  • HV
Advert

Bambaşka Bir Avşa!

Caner Ural
Caner Ural
Yayın Tarihi : 17-09-2024 16:48

Çocukluğumdan beri merak ettiğim, bir türlü gitme imkanı bulamadığım Avşa Adası’nda Adakarası Bağbozumu Şenlikleri'nde idim geçtiğimiz haftasonu. Marmara Adalar Belediyesi himayesinde gelişen etkinlikte Avşa Adası’nı biraz  tanıma imkanını buldum.

Marmara Denizi’nin güneybatısında İstanbul’a 65 mil uzaklıkta olan Avşa Adası, günümüzde bağları, şarapçılığı, zeytinlikleri  kıyıları boyunca uzanan geniş ve ince kumlu plajları, yer yer bakir doğası ile ilgi çekici bir tatil beldesi aslında. Ada’ya İstanbul’dan kalkan deniz otobüsü veya Tekirdağ ile Erdek’ten kalkan arabalı vapurlar ile  gelebiliyorsunuz.

Avşa İstanbul’a yakın oluşu yanında coğrafi konumu ile  dikkat çekici bir  belde, yazları 100.000 kişiden fazla nüfusu  yanında kışları aylarında yaklaşık 5.000 kişinin yaşıyor olması da dikkat  çekici. Adanın çevresindeki koylara biraz el atılsa biraz koordine olsa Çeşme sahillerinden pek farkı kalmaz diye  düşünüyorum. Çınar, Karadut, Şahintepesi mevkileri muhteşem. Ada meydanında sahilinde bulunan barlar eğlence hayatını yüksek tutuyor, adanın iç tarafındaki gece klüpleri yaz  aylarında İstanbul’dan pop sanatçılarının performansları  ile  Avşa Gecelerini aydınlatıyor. Fakat halen 80’ler zihniyeti var ilk etapta Avşa’da yapılanmanın daha düzgün  özellikle iskele meydanının daha konforlu hale gelmesi gerekiyor, tabela renk kirliğinin bir an evvel çözülmesi şart diye düşünüyorum. Yoksa çok güzel bir ada burası,

Yemek olarak hemen iskele yakınındaki Lakerda Avşa’yı  tercih ettik, mezeleri yanında balık ve et çeşitleri mükemmeldi. İlk akşamın yemeğini adanın en bilinen şaraphanelerinden Büyülübağ’da aldık. Alp Törüner’in işlettiği bu mekanda İstanbul’dan tanıdığım başarılı Şef Saim Eser’in muhteşem reçetesine nail olduk. Özellikle zeytinyağlılar ve balık çeşitleri mükemmel idi. İkinci akşam yemeği için adanın bir ucunda yakın zamanda tadilata giren Otel Beyaz Saray’da idik, buranın konumuna bayıldım, burada yediğimiz iç pilav ve tandır herhalde hayatımda yediğim en iyi ikililerden biri idi. Konaklama için adanın merkezinde deniz ile içiçe  yeni açılan Extra Vagant Hotel’de  kaldık, küçük ama her yere yakın oluşu manzarası beğendim burayı. Ada’da deniz mükemmel idi.

Ada da bulunmamızın nedeni bu yıl ilk  defa  13-15 Eylül tarihleri arasında gerçekleşen Coğrafi İşaretli Ada Karası Üzüm Hasdı etkinlikleri için idi. Avşa Adası’ nda bağcılık ve şarapçılık temelleri Osmanlı İmparatorluğu zamanında, adada yaşayan Rumlar tarafından atılmış. Mübadeleden sonra Trakya göçmeni Türkler 1970’lerdeki turizm patlamasına kadar sürdürmüşler. Bu süreçte yok olmaya yüz tutan yerel üzüm çeşidi ‘Adakarası’ üzüm bağ sahiplerinin  şaraplık üzümleri üretmeleri ile  ilerlemeye başlamış.

Etkinlik boyunca bağcılık, tarım, turizmve gastronomi konulu paneller, workshoplar, tadım atölyeleri gerçekleşti.

Marmara Adalar Belediye Başkanı Aydın Dinçer’in konuşmasıyla başlayan etkinlik Coğrafi İşaretli Ada Karası ve Ada Bağcılığı ile ilgili olarak Ebru Korali moderatörlüğünde Gamze Sezer, Alp Törüner, Ali İhsan Bortaçina, Tamer Uysal, Bağcılık ve Turizm İlişkisinde Fırsatlar bölümünde Tursab Gastoronomi Turizmi İhtisas Başkanı Erdal Çeri, Tursab Batı Karadeniz Yönetim Kurulu Üyesi Şebnem Urgancıoğlu, Karabük Üniversite’sinden Prof. Dr. Nuray Türker, Üzüm ve Sağlık konusunda Prof. Dr. Taylan Kümeli ile Üzüm Bağları ile ilgili olarak Sabiha Apaydın ve Gözdem Gürbüzatık konuşmaları  ile  devam etti. Gece gerçekleşen etkinlikte  Uludağ Üniversitesi’nden mezun üç genç müzik öğretmeni İrem Avgin, Yeşim Naz Aksoy ve Rümeysa’nın kurdukları trio ile çok güzel bir müzik akşamı yaşadık.

Üçüncü gün Otel Beyaz Saray da Şef Levent Kaynak’ın hazırladığı Balıkesir Kahvaltısı ile başlayan etkinlik Slowfood Marmara Topluluğunun söyleşisi ile devam etti. Adil Çamur’un moderatörlüğünde gerçekleşen  Nazım Tanrıkulu ve Elif Gözler Çamur’un söyleşisi Ada Karası Üzüm Hasadına değer kattı.  

Avşa Adası’nı çok beğendim 2025  yazında illaki bir Avşa seyahatim olacak gibi!

 

Cansel Elçin ‘Misery’ yeniden tiyatroda!

Uzun zamandır  tiyatro sahnelerinde olmayan başarılı  oyuncu Cansel Elçin ve Sedef Akalın ile beraber Stephen King’in  ‘Misery’ adlı eseri ile tiyatro sahnesinde olacak.

Tema Sanat Yapım Sercan Akkaya’nın yapımcılığını üstlendiği ve Kayhan Berkin’in yönettiği oyun, 11 Ekim'de Zorlu PSM’de gerçekleşecek prömiyeriyle izleyici karşısına çıkacaklar.

Ekim ve Kasım ayları boyunca değişik salonlarda   sahnelenecek olan bu gerilim dolu  ‘Misery’  yakın zamanda  Anadolu turnesi kapsamında da Türkiye'nin çeşitli illerinde de tiyatro severlerle buluşacak.

Stephen King’in aynı adlı klasik romanından uyarlanan ‘Misery’, 1990’da filme çekilmiş ve büyük beğeni toplamıştı. Başrolünü Kathy Bates ve James Caan’ın paylaştığı film, kısa sürede kült statüsüne ulaşarak korku sinemasının en bilinen eserleri arasında yerini almıştı.

Cansel Elçin’in yalnızca başrolü üstlenmekle kalmadığı, aynı zamanda oyunun İngilizceden Türkçeye çevirisini de gerçekleştirdiği bu yapım, izleyicilere gerilim dolu bir deneyim sunmayı hedefliyor. Yönetmenliğini Kayhan Berkin'in üstlendiği, dekor ve kostüm tasarımında Merve Yörük’ün imzası bulunan oyun, atmosferiyle seyirciyi derinden etkileyecek.

 

Altın Kozalar sahiplerini bekliyor!

Bu yıl 23-29 Eylül tarihlerinde gerçekleşecek 31. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali  için geri sayım başladı.

Demet Akbağ  ve  Uğur  Polat’ın Onur Ödülü alacağı, Güler Ökten, Mazlum Kiper ve Muzaffer Hiçdurnaz’ın Orhan Kemal Emek Ödülü alacağı festivalde  yerli yabancı film gösterimleri yanında  panel, söyleşi, workshoplar, konserler  yanında çeşitli atölyelerde olacak.

Nuri Bilge Ceylan’ın jüri başkanı olacağı Ulusal Uzun Metraj  Yarışmasında  Mehmet Aslantuğ, Serenay Sarıkaya, Nermin Yıldırım, Mustafa Kara, Ayris Alptekin ve Müge Turan jüri de olacaklar.

Ulusal Uzun Metraj Film  Yarışması’nda finale kalan 11 film geçtiğimiz günlerde açıklandı. 10’u Türkiye’de ilk kez seyirciyle buluşacak filmlerden, 5'i de dünya prömiyerini Adana’da  Altın Koza’da  yapacak.

Bu yıl jüri karşısına, Vuslat Saraçoğlu’nun “Bildiğiniz Gibi Değil”, Erkan Tahhuşoğlu’nun “Döngü”, Türker Süer’in “Gecenin

"Kıyısı”, Hikmet Kerem Özcan’ın “Hakkı”, Murat Fıratoğlu’nun “Hemme'nin Öldüğü Günlerden Biri”, Burak Çevik’in “Hiçbir Şey Yerinde Değil”, Ceylan Özgün Özçelik’in “On Saniye”, Doğuş Algün’ün “Ölü Mevsim”, Zeynep Köprülü’nün “Su Yüzü”, Orhan İnce’nin “Umut” (Hêvî) ve Gürcan Keltek’in “Yeni Şafak Solarken” adlı filmleri çıkacak ve sinemaseverlere Altın Koza heyecanı yaşatacaklar. 

 

Yosi Mizrahi’nın sunumuyla OutdoorFest bu hafta!

 Çekmeköy  Nefes Ormanı’da 21-22 Eylül tarihlerinde  gerçekleşecek  OutdoorFest, doğa ve macera tutkunlarını bir araya getirmeye  hazırlanıyor.


Başarılı  sinema ve  tiyatro  oyuncusu Yosi Mizrahi’nin sunumu ile  gerçekleşecek  OutdoorFest’da  offroad parkuru, binicilik, drone ve enduro gibi çeşitli deneyim alanları, atölyeler, ünlü isimlerin katılımlarıyla gerçekleşecek Nature Talks ve konserlerle eğlenceli bir festival olacak.  

Festivalde ayrıca Outdoor Awards kapsamında sürdürülebilirlikten doğaya katkıya kadar bir çok alanda kendini kanıtlayan markalar ödüllendirilecek.

Doğa, aktivite, spor ve sağlıklı yaşam severleri buluşturan, OutdoorFest’de  21 Eylül akşamı OutdoorFest ile eşzamanlı olarak öne çıkan markalar “Outdoor Awards” ile ödüllendirilecek. Bu yıl 3. kez gerçekleştirilecek olan Outdoor Awards, bu yıl da sürdürülebilirlikten doğaya katkıya kadar pek çok alanda öne çıkan markaları toplamda 42 kategoride outdoor’un en iyileri olarak onurlandıracak. Outdoor Awards, tüm festival katılımcılarına açık olacak.

Doğayı seven herkesi buluşturacak olan bu festivale “Popy Para” indiren herkes ücretsiz olarak katılabilecek.

 

 TİYATROKARE  YENİ SEZONA HAZIR!

 

Tiyatrokare, 33. mevsiminde yeni sezona, repertuarındaki yer alan dört oyun ve iki farklı proje hazırlanıyor. 

9. sezonunda da aynı ilgi ile devam eden  ve başrolleri Suna Keskin ve Melek Baykal tarafından oynanan "Ahududu” oyunu, yıllar sonra  Nevra Serezli’nin tiyatroya döndüğü beş sezondur devam eden, 11 farklı dalda ödül almış olan ”Ağaçlar Ayakta Ölür”, Cumhuriyet’in 100. yılı için özel olarak hazırlanan ve genel istek üzerine 2024 yılında sadece üç kez sahnelenecek “Veda” oyunu ve interaktif komedi “Şen Makas”  bu sezonda tiyatro severleri güldürmeye eğlendirmeye devam ediyor.

Melek Baykal, Jess Molho, Fatih Gülnar, Özgür Yetkinoğlu, Selim Tezin, Müge Kement ‘in oynadığı, Guiness Rekorlar Kitabına Amerikan Tiyatro Tarihinin en uzun süreli oynanan komedisi “Şen Makas” Türkiye rekorunu kırmaya aday gibi.

 

  • Etiketler