• 17 ŞUBAT Pazartesi 04:21
  • HV
Advert

Kuzey Kıbrıs Gastronomi ve İskele Bölgesi: Keşfedilmesi Gereken Tatlar ve Güzellikler

Gürkan Boztepe
Gürkan Boztepe
Yayın Tarihi : 14-01-2025 13:00

Kuzey Kıbrıs, Akdeniz’in kalbinde yer alan eşsiz bir destinasyon. Doğal güzellikleri, tarihi dokusu ve sıcakkanlı insanlarıyla bilinir. Ancak, Kuzey Kıbrıs’ı özel kılan bir diğer unsur da zengin mutfağı ve büyüleyici sahil bölgeleridir. Bu yazıda, İskele bölgesini gastronomi ve turizm açısından mercek altına alacağız.

Zengin Kıbrıs Mutfağı

Kuzey Kıbrıs mutfağı, Türk, Rum, Orta Doğu ve Akdeniz lezzetlerinin harmanlandığı benzersiz bir mozaiktir. İskele bölgesi, bu tatları keşfetmek için harika bir başlangıç noktasıdır. Bölgede yerel restoranlarda tadabileceğiniz başlıca lezzetler arasında:

Şeftali Kebabı: İsmi, yapılışında kullanılan koyun veya keçi iç yağı olan “şeftali”den gelir. Izgara yapılarak servis edilen bu kebap, İskele’deki sahil restoranlarının vazgeçilmezidir.

Hellim Peyniri: Kıbrıs’a özgü olan bu peynir, sıcak servis edildiğinde damağınızda unutulmaz bir tat bırakır. İskele bölgesindeki köy kahvaltılarında mutlaka denenmeli.

Molehiya: Kuzey Kıbrıs’a özgü bir sebze yemeğidir. Etle birlikte pişirilerek sunulan bu yemek, yerel halkın en çok tercih ettiği yemeklerden biridir.

Kolakas: Patates benzeri bir sebze olan kolakas, Kıbrıs mutfağının en özel yemeklerinden biridir ve özellikle İskele çevresindeki aile restoranlarında bulunabilir. Bunların yanı sıra, Akdeniz’e özgü taze balık ve deniz mahsulleri de bölgenin gastronomik zenginliğini tamamlar. İskele sahilinde yer alan balık restoranlarında günlük taze avlanan balıkların tadına bakabilirsiniz.

İskele Bölgesi’nin Çekiciliği

İskele, Karpaz Yarımadası’nın başlangıcında yer alan, hem doğal hem de tarihi güzellikleriyle öne çıkan bir bölgedir. Kuzey Kıbrıs’ın sakin ve huzurlu yüzünü yansıtan İskele, hem tatilciler hem de gastronomi meraklıları için önemli bir duraktır.

Long Beach: İskele’nin en ünlü plajlarından biri olan Long Beach, masmavi denizi ve altın renkli kumlarıyla ünlüdür. Sahil boyunca yer alan kafe ve restoranlarda hem manzaranın tadını çıkarabilir hem de yöresel lezzetleri deneyimleyebilirsiniz.

Boğaz Sahili: Deniz kenarında yürüyüş yapmak, taze balık yemek ve sakin bir atmosferde dinlenmek isteyenler için ideal bir noktadır.

Kültürel Deneyimler İskele, sadece doğasıyla değil, kültürel etkinlikleri ve yerel festivalleriyle de öne çıkar. Özellikle yaz aylarında düzenlenen İskele Festivali, geleneksel el sanatları, müzik ve yöresel yemeklerin sergilendiği bir etkinliktir.

Ayrıca bölgedeki köy pazarlarında taze ürünler, ev yapımı reçeller ve zeytinyağları bulabilirsiniz.

Sonuç

Kuzey Kıbrıs’ın İskele bölgesi, hem doğal güzellikleriyle hem de gastronomik zenginlikleriyle keşfedilmeyi bekliyor. Akdeniz’in eşsiz lezzetlerini tatmak ve huzurlu bir tatil geçirmek isteyenler için İskele, tam anlamıyla bir cennet. Bu bölgeyi keşfetmek, sadece bir tatil değil, aynı zamanda kültürel ve gastronomik bir yolculuğa çıkmak demektir.İskele bölgesinde muhteşem yatırımlar yapılmış ülkeye ve Dünya turizmine fark getiren özel projeler mevcuttur .Bu anlamda bu haftasonu beni bu güzelliklerle tanıştıran Ceyhun Tunalı ‘ya eşine ve ortaklarına teşekkür ederim . Bu organizasyonun İstanbul’da duyulmasını sağlayan GTD emlak komitesi başkanımız hızlı ve çözüm odaklı tüm sektöre değer katan Ceess Global yk başkanı Semih Sarıalioğlu’na teşekkür ederim. Kuzey Kıbrıs Gastronomi turizmi artık Ceyhun Tunalı’ya emanet birlikte bu özel kültürü Dünya’ya tanıtmak için işbirlikleri içinde olacağız.Vizyoner insanlar Dünya turizmine değer katacak .

Kapalı Maraş: Bir Zamanların Gözdesi, Bugünün Sessiz Tanığı

Kuzey Kıbrıs’ın Gazimağusa ilçesi sınırlarında yer alan Kapalı Maraş, hem tarih boyunca bir cazibe merkezi hem de Kıbrıs meselesinin simgesi haline gelmiş bir bölge. Bir zamanlar Akdeniz’in en gözde tatil beldelerinden biri olan Maraş, bugün terk edilmiş sokakları ve sessizliğe bürünmüş binalarıyla geçmişin ihtişamını ve trajedisini bir arada barındırıyor.

Maraş’ın Altın Çağı

1970’li yıllarda Maraş, dünyanın en popüler turistik bölgelerinden biriydi. Altın kumlu plajları, lüks otelleri ve renkli gece hayatıyla özellikle ünlülerin ve zengin turistlerin vazgeçilmez adresi olmuştu. Brigitte Bardot, Elizabeth Taylor ve Richard Burton gibi dünyaca ünlü isimler burada tatillerini geçirirdi. Bölge, sadece turizm değil, aynı zamanda ticaret ve sanayi açısından da adanın önemli merkezlerinden biriydi.

1974’e gelindiğinde, Maraş tam anlamıyla bir ekonomik ve sosyal cazibe merkeziydi. Ancak Kıbrıs Harekâtı ile başlayan süreçte bölge, siyasi anlaşmazlıkların merkezine oturdu ve bir “hayalet şehir”e dönüştü.

Kapanan Kapılar ve Terk Edilen Bir Cennet

1974’te Kıbrıs Harekâtı’nın ardından Maraş, Birleşmiş Milletler kontrolüne bırakıldı ve sivil yerleşime kapatıldı. O günden bugüne, bölgedeki oteller, evler ve ticari yapılar kaderine terk edildi. Zamana yenik düşen binalar, büyüyen yabani otlar ve boş sokaklar, Maraş’ın altın günlerinden ne kadar uzaklaştığını gözler önüne seriyor.

Kapalı Maraş’ın terk edilmişliği, yalnızca fiziksel bir durum değil; aynı zamanda insanların anılarına, bölgenin sosyal ve ekonomik canlılığına dair bir kaybı simgeliyor. Maraş, adeta Kıbrıs sorunundaki çözümsüzlüğün bir metaforu haline geldi.

Kapalı Maraş’ın Yeniden Açılması

2020 yılında yapılan düzenlemelerle Kapalı Maraş’ın bir kısmı yeniden halkın ziyaretine açıldı. Yıllar sonra bölgeyi görme şansı bulan insanlar, terk edilmişliğin etkileyici ama hüzünlü atmosferiyle karşılaştı. Ziyaretçiler, yarım kalmış bir tarih, zamana yenilmiş binalar ve unutulmuş anılar arasında dolaşırken, bölgenin geçmişine duyulan özlemi de hissetti. Kapalı Maraş’ın yeniden açılması, hem siyasi hem de sosyal anlamda birçok tartışmayı beraberinde getirdi.

Kimileri bu adımı çözüm için bir başlangıç olarak değerlendirirken, kimileri de daha kapsamlı bir çözüm sürecine ihtiyaç duyulduğunu savunuyor.

Kapalı Maraş’ın Simgesel Anlamı

Kapalı Maraş, sadece Kıbrıs halkı için değil, uluslararası toplum için de bir simge. Adanın bölünmüşlüğünü, çözüm arayışlarını ve geçmişin yükünü hatırlatan bu bölge, aynı zamanda barış ve bir arada yaşama dair bir umut ışığı taşıyor.

Sonuç

Kapalı Maraş, sadece terk edilmiş bir bölge değil, aynı zamanda Kıbrıs’ın tarihini, çözüm arayışlarını ve insanlık hallerini yansıtan bir ayna. Bugün ziyaretçilerine geçmişin ihtişamını ve trajedisini aynı anda hissettiren Maraş, Kıbrıs meselesinin çözümünde bir anahtar rol oynayabilir. Belki de bu sessiz tanık, bir gün yeniden barış ve birlikteliğin sembolü olarak canlanacaktır.

Maraş, geçmişin izlerini taşıyan bir bölge olarak, sadece Kıbrıslılar için değil, tüm dünya için önemli dersler sunuyor.

Bu gidişimde farklı bir Kıbrıs gördüm.Bu anlamda herkesin bu Kıbrıs’ı görmesi gerekmekte …

  • Etiketler