Ben genelde İstanbul’da kendine dolgu yaptırmış, kaş yaptırmış kişileri artık anlıyorum. Surat ifadeleri olmuyor; kulak arkalarında toplanan deri artıklarından ayrı.
Ama esas boyun, gerdan, gıdı ve daha da önemlisi ellerinden yaşları ortaya çıkıyor.
Ama fiziksel yaşlanmayı değil de ben daha çok; eskiden ülkemizde yaşamın aslında ne kadar birbirine benzer olduğunu ve alışkanlıklarımızı çıkartayım dedim.
80'li yıllardan bugüne neler değişti?
Seksenli yıllar dizileri, saç modelleri, kıyafetleri, şarkıları ve ünlüleriyle sizi seksenli yıllara bir yolculuğa çıkarıyorum.
- Dallas
- Kara Şimşek
- Şahin Tepesi
- Yalan Rüzgarı
- Yüksek bel pantolon
- Aerobik kıyafetleri ve tozluklar
- Bel çantaları
- Punkçular
- Topgun ve Rayban gözlük
- Evde düzenlenen günler
- Film tabetme ve karanlık oda
- Fotoğraf stüdyosunda aile fotoları çektirtmek
- Cüneyt Arkın, Hulusi Kentmen, Muhsin bey, Gırgır dergisi, Akbaba dergisi
- Siyah önlük-beyaz yaka
- TV üzeri dantel örtü, Murat 124, Anadol
- Plak
- VHS Kaset
- Telefon klübesi, jeton
- Atari
- Çevirmeli telefon (bağlatmalı)
- İzmir Fuarı
- Salçalı ekmek
- Heidi
- Necefli maşrapa
- Kumbara
- Misket (meşe)
- Sokakta ayı oynatıcısı
- Sokakta süt, yoğurt ve boza satıcıları
- Hulohup çevirmek
- Sakallı bebek haberi
- Soba, kestane
- Coşkun Sabah, Cengiz Kurtoğlu
- Gaz lambası
- Kaynanalar
- Miami vice
- Köle İsaura
- Okul çıkışı seyyar lahmancuncu, okul öncesi boyozcu
- Tipitip sakız
- Bisiklete binmek(Pinokya-Hüdaverdi vb.)
- Hepsinden önemlisi her akşam ailecek yenen kalabalık aile sofraları.
Sen de bunları hatırlıyorsan yaş almaya başlamışsın.
Hiç hatırlamıyorsan ya öldün ya da daha çok gençsin…
Bu haftalık benden bu kadar kalın sağlıcakla….
