• 29 NİSAN Pazartesi 19:08
  • HV
Advert

Aslanlı Horoskop ve Nemrut’un Gizemi

İpek Kobaner
İpek Kobaner
Yayın Tarihi : 18-12-2023 11:17

Nemrut denince aklımıza hemen sabah ve akşam güneşini izlemenin keyfi gelir. Peki bu efsanevi dağ bundan ibaret midir? Değildir tabi, o zaman biraz anlatalım, sırlı mı değil mi beraber karar verelim. 

Bir dağ düşünün, iki bin metreden daha yüksek olsun ve üstünde iki bin yıldır gizemini içinde saklayan bir tümülüsü bulunsun. Ve Nemrut Dağı kendi efsanesini anlatmaya bu tepeden başlasın. 

Buranın yerli halkı, istilacı Asur’a, Pers ve Makedonlara direnip bağımsız Kommagene Krallığı’nı kurarlar. Miladın öncesinden sonrasına yaklaşık iki yüz yıl süren bir egemenlik yaşarlar. Öyle etkin olurlar ki öğretileri bugün bile devam eder. Doğu ve batıyı sentezleyen bu yerin ilk kralı 1.Mithridates Kallinikos gizemini halen koruyan bir tarihte tahtına çıkar, tacını takar. 

Biz bu gizemli tarihi yazılı kaynaklardan okurken, bir de bakarız ki aynı tarih Aslanlı Horoskopta da karşımıza çıkar. Dünyanın bu en eski horoskopunun üzerinde gökyüzünün öyle bir anı betimlenmiştir ki, bu anın yirmi beş bin yılda bir göründüğü söylenir.

Sağa doğru giden aslan kabartmasında Merkür, Mars ve Jüpiter on altı dik ışınla sembolize edilir. Yine gövdesinde on dokuz yıldız sekiz keskin ışınla betimlenir. Boynunda ise hilal şeklinde bir ay, onun üzerinde Regülüs Yıldızı yer alır. Bu yıldız dünyadan 77.5 ışık yılı kadar uzaklıktaki bir çift yıldızdır. Aslan takımyıldızının en parlağıdır. Krallarla özdeşleştirilir.

Horoskopun üzerindeki gök cisimleri bize bir tarihi işaret etmektedir. Bu tarih MÖ 109 yılının 14 Temmuz’udur ve saatler 19:37’yi göstermektedir. Ve ne ilginçtir ki bu tarih dakikası dakikasına yazılı kaynaklarda Kral Mithridates Kallinikos’un taç giydiği tarihtir. Ya özel olarak hesaplanmıştır ya da çok ilahi bir tesadüftür. Ama Grekçe ismi Genler topluluğu anlamına gelen Kommagene’de böyle bir tesadüf inandırıcı olmaktan uzaktır.  

Hele Kommagene’nin efsane kralı 1. Antiochos’un yaptırdığı kırık taşlardan oluşan tümülüs ve içinde barındırdıkları düşünüldüğünde gizem daha da belirginleşir. Kral kendi soyunu anne tarafından Makedonyalı İskender’e baba tarafından da Pers kralı Darius’a bağlar. Yunan ve Pers dinini birleştirip yeni bir inanç biçimi oluşturur. Tabi ki alışılageldiği gibi kendi de bu arada tanrısallaşacak ve Antiochos Teos olarak Nemrut tümülüsünde diğer tanrıların arasında yerini alacaktır. Kartal ve aslanla başlayan tanrı heykelleri yine kartal ve aslanla biter. Doğu ve batı teraslarına özenle yerleştirilen bu devasa heykelleri kutsal amaçları için yaptırır. Daha da ilginci heykellerin kaidesine iki yüz satırlık eski yunanca birer kitabe yazdırır. Kitabenin konusu krallığını sonsuza kadar yaşatacak öğütlerin toplamıdır. 

Ezoterik araştırmacıların tespitlerine göre Sarmoung Kardeşlik Okulu da burada kurulur. Mithra inancıyla karışmış Hristiyanlık öğretilerinin de ilk kez burada şekillendiği iddia edilir. İsis’in Horus’u doğurmasıyla Meryem’in İsa’yı doğurması ilişkilendirilir, öğretilerin devamına dikkat çekilir.

Bütün bunlara bakılınca Nemrut tümülüsünün neleri gizlediğini hayal etmek zor olmaz. İçerisindeki mezarda, mezar hediyeleri ile birlikte belki de bu okulun sırları sonsuza kadar saklanır. Çünkü Mısır piramitlerinde bile olmayan bir teknik yüzünden kimse içerilere ulaşamaz. Küçük taş parçaları bugün bile aşılamaz. 

Bu dağın gizemi sanki dünyanın bütün gizemini içinde saklar. 

Zaten gittiyseniz fark etmişsinizdir; başka bir zaman, başka bir mekân karşılar sizi, adeta başka bir boyuta geçmiş gibi olursunuz. Dağdan inen kişi artık çıkan kişi ile aynı olmaz, ruhu aradığını bulmuş aşk ile dolmuştur.

 Henüz gitmediyseniz, hiç durmayın yolunuzu düşürün Nemrut’a ve sıcacık karşılayan Adıyaman’a.