Hafta sonları, hayatın biraz yavaşladığı, sabahların telaşsız yaşandığı o özel zaman dilimi... Alarmın çalmadığı, kahvenin daha sakince yudumlandığı, kahvaltı sofralarının sohbetle şenlendiği anlar. İşte bu yüzden, hafta sonu kahvaltıları bir öğünden çok daha fazlası: küçük bir mutluluk ritüeli, sevdiklerimizle paylaşılan değerli anlar.
İstanbul’un dört bir yanındaki birbirinden özel mekanlar da tam bu ruhu yaşatmak için kolları sıvıyor. Kimi Boğaz’ın maviliklerine nazır manzarasıyla büyülüyor, kimi özenle hazırlanan tabaklarıyla damağınızı şenlendiriyor. İster uzun uzun oturup sohbet etmek isteyin, ister güne hafif bir başlangıç yapmak; şehrin sunduğu bu zengin kahvaltı seçenekleri ile her damak zevkine hitap eden bir deneyim mümkün.
Şimdi gelin, İstanbul’un hafta sonu kahvaltılarına en çok yakışan mekanlarında küçük bir lezzet yolculuğuna çıkalım...
BigChefs
BigChefs, hafta sonu kahvaltılarını hem hızlı hem de uzun ve keyifli geçirmek isteyenler için ideal bir buluşma noktası. Geniş ve zengin kahvaltı menüsüyle, dileyenlere dolu dolu bir serpme kahvaltı sunarken, vakti daha sınırlı olanlar için pratik ve leziz seçenekler de sunuyor. Tostlar, omletler, granolalar ve taptaze simitler kahvaltı severleri bekliyor. BigChefs’in sunduğu atmosfer ise en az lezzetleri kadar sıcak ve samimi. Mevsimin yeniliğini ve tazeliğini sofralara taşıyan tabaklar, her yaştan misafirin gönlünü fethediyor. Hayatın küçük anlarında büyük mutluluklar saklı diyen BigChefs, her tabakta aile sıcaklığını, her kahvaltı anında yeni anılar biriktirmenin keyfini yaşatıyor.
Swissôtel The Bosphorus, Sabrosa Restaurant
İstanbul Boğazı’nın büyüleyici manzarasına karşı bir brunch hayal ediyorsanız, Sabrosa Restaurant sizi bekliyor. Swissôtel The Bosphorus’un her Pazar düzenlediği brunch etkinliği, açık büfe lezzetler ve canlı müzik eşliğinde keyifli saatler vadediyor. Şampanya kadehleri eşliğinde dünya mutfağından deniz mahsullerine, taco ve sushi çeşitlerinden sokak lezzetlerine kadar geniş bir seçenek sunuluyor. Türk mutfağının sevilen tatları olan kokoreç, tantuni ve döner gibi lezzetler de brunch deneyimini tamamlıyor. Hint mutfağından ilham alan Madhu’s dokunuşları da sofralara farklı bir renk katıyor. Boğaz’ın kıyısında, zengin bir lezzet şöleniyle güne başlamak isteyenler için Sabrosa, unutulmaz bir pazar deneyimi sunuyor.
Lacivert Restaurant & Bar
Lacivert’te bir pazar sabahı demek, Boğaz'ın dingin maviliğine karşı kurulmuş nefis bir sofrada güne başlamak demek. Sakinliği ve zarif atmosferiyle öne çıkan Lacivert, her pazar 10.00-14.00 saatleri arasında misafirlerine unutulmaz bir brunch deneyimi yaşatıyor. Efsanevi manzarası, özenle hazırlanan lezzetleri ve yıllardır süregelen kalitesiyle şehrin en sevilen mekanlarından biri olmayı sürdürüyor. İstanbul'un telaşlı temposuna kısa bir mola vermek, nefes almak ve hafta sonunu özel kılmak isteyenler için Lacivert adeta bir kaçış noktası gibi. Klasik tatların modern dokunuşlarla buluştuğu brunch masasında, zaman yavaşlıyor, anlar güzelleşiyor.
The Market Bosphorus
Boğaz’ın ortasında, zarif ve huzurlu bir atmosferde kahvaltı keyfi yaşamak isteyenler için The Market Bosphorus doğru adres. Ortaköy ile Kuruçeşme arasında konumlanan mekan, göz alıcı tasarımı ve zengin menüsüyle hafta sonunun yıldızlarından biri. Şef dokunuşlarıyla yeniden yorumlanan serpme kahvaltı; ev yapımı reçeller, taze fırın ürünleri, çeşit çeşit peynirler ve sıcak alternatiflerle adeta bir ziyafete dönüşüyor. Pişi, avokado tost, menemen ve göz alıcı sunumlar kahvaltıya ayrı bir lezzet katıyor. Tatlı kapanışı mini kruvasanlar ve taptaze meyvelerle yapabilir, Boğaz’ın büyüsünü ister terasta ister konforlu iç mekanda doyasıya yaşayabilirsiniz.
Umus İstanbul
Şıklığın sadelikle buluştuğu Umus İstanbul, hafta sonlarına özel hazırladığı serpme kahvaltısıyla misafirlerini ağırlıyor. Burada kahvaltı, sadece bir öğün değil; paylaşarak, sohbet ederek, yavaş yavaş tadını çıkararak yaşanan bir deneyim. Masaya gelen her şey, en taze haliyle sofraya konuyor: Ege zeytinleri, yerel üretim peynirler, günlük sebzeler ve taş fırından çıkan sıcacık ekmekler. Özellikle tereyağında kızarmış sucuk, bal-kaymak ikilisi ve mis gibi pişiler, sofranın yıldızları arasında. Umus, zamansız bir huzur sunuyor; kahvaltının, hafta sonunun en tatlı anlarına dönüştüğü bir atmosfer yaratıyor.
Huqqa
İstanbul kahvaltı sahnesinde kendine özgü bir yer edinen Huqqa, hafta sonu kahvaltılarını adeta bir şölene dönüştürüyor. Her gün sunulan zengin serpme kahvaltı menüsünde; çeşit çeşit peynir, zeytin, taze sebzeler, bal-kaymak, ev yapımı reçeller, cevizli acuka ve sıcacık pişiler bulunuyor. İsteğe bağlı sahanda yumurta, menemen ve farklı omlet seçenekleri de kahvaltı sofralarını zenginleştiriyor. Tatlıya düşkün olanlar için minik pankekler, kruvasanlar ve taze meyve tabakları kahvaltıya keyifli bir final yapıyor. Demlikte servis edilen taptaze çay ya da doğal meyve suları eşliğinde Huqqa’da güne enerjik bir başlangıç yapmak mümkün.
Filo D'Olio
Kahvaltıya İtalyan bir dokunuş arayanlar için Filo D’Olio kaçırılmayacak bir durak. Taptaze focaccia ekmekleri, zeytinyağıyla buluşmuş nefis domatesler, prosciutto ve mozzarella gibi eşsiz peynirler menünün yıldızları arasında. Ayrıca İtalyan usulü omletler ve şefin özel reçetesiyle hazırlanan avokadolu tostlar da sabah sofralarını renklendiriyor. Filo D’Olio, abartıdan uzak ama rafine bir kahvaltı deneyimi sunuyor. İstanbul’da, İtalya’nın sıcak sabahlarını anımsatan, sakin ve lezzet dolu bir kahvaltı arıyorsanız, burası tam size göre.
Kirpi Restaurant
Doğal ve taze ürünlerin başrolde olduğu bir kahvaltı deneyimi için Kirpi Restaurant doğru bir tercih. “Üretimden sofraya” mottosunu benimseyen Kirpi, merkez mutfağında günlük olarak hazırladığı ürünlerle kahvaltı sofralarını donatıyor. “Kirpi Kahvaltı” adı verilen zengin içerikli serpme kahvaltı, halden günlük temin edilen sebzeler, ev yapımı acuka ve börek çeşitleri, sıcacık pişiler ve katkısız reçellerle tam bir lezzet şölenine dönüşüyor. Kirpi, hafta sonu kahvaltılarını doğallık ve samimiyetle taçlandırmak isteyenler için sıcak bir buluşma noktası sunuyor.
Cova
Cova’da kahvaltı bir gelenekten çok sanata dönüşüyor. Özenle seçilmiş İtalyan şarküteri ürünleri, baharatlı Akdeniz tabakları ve taze mozzarella-burrata peynirleriyle hazırlanan salatalar ilk bakışta dikkat çekiyor. Ev yapımı kruvasanlar, brioche ekmekleri ve mini sandviçler, Cova’nın fırınından her sabah taze olarak çıkıyor. Burada sabahlar hem hafif hem de rafine bir lezzet deneyimiyle başlıyor. İstanbul’da zarif ve özgün bir kahvaltı arayanlar için Cova eşsiz bir alternatif oluşturuyor.
Monochrome
Monochrome, sadece bir kahvaltı mekanı değil; adeta bir atmosfer deneyimi sunuyor. "Fotoğraf ışıktır" felsefesiyle yola çıkan mekan, hem göze hem damağa hitap eden bir kahvaltı sunuyor. Menüsünde sıcak seçenekler olarak gözleme, menemen, otlu omlet ve fırında patatesli yumurta gibi alternatifler bulunuyor. El yapımı pişi ve çıtır su böreği kahvaltı sofralarının favorileri arasında. Avokadolu tostlar, pancake ve taze meyveli granola gibi modern dokunuşlar da menüde yer alıyor. Monochrome, hafta sonu sabahını hem lezzet hem de görsel açıdan unutulmaz kılmak isteyenler için ideal bir adres.
The Galliard Brasserie
The Galliard Brasserie, basit ama kaliteli bir kahvaltının ne anlama geldiğini en iyi anlatan mekanlardan biri. İtalyan şarküteri ürünleri, taze mozzarella ve burrata peynirleri, ev yapımı focaccia ekmekleri ve zeytinli tapenadlar, sofrayı hafif ve zarif bir şekilde donatıyor. Geleneksel Türk mutfağından lezzetler de kahvaltıya zenginlik katıyor. Ballı kaymaklı kruvasanlar, ev yapımı reçeller ve sahanda yumurta gibi sıcak alternatifler güne keyifli bir başlangıç yapmanızı sağlıyor. The Galliard Brasserie, modern ve gelenekselin zarif bir dengede buluştuğu bir kahvaltı deneyimi sunuyor.
Günaydın Et Aqua Florya
Günaydın Et’in Aqua Florya’daki şubesi, yenilenen konseptiyle hafta sonu kahvaltılarını unutulmaz bir deneyime dönüştürüyor. Cumartesi ve Pazar günleri 10:00-14:00 saatleri arasında servis edilen serpme kahvaltı, taptaze ürünleri ve zengin çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. Masaya gelen her tabak, özenle seçilmiş malzemelerle hazırlanıyor. Mis gibi demlenmiş çay eşliğinde, uzun ve keyifli bir kahvaltı sofrasında sevdiklerinizle sohbet etmek için Günaydın Et doğru bir tercih oluyor.