• 20 NİSAN Cumartesi 11:21
  • HV
Advert

Farklı ziyafetler farklı noktalar!

Yayın Tarihi : 27-03-2018 11:16
Herkese merhaba! Ben bu hafta yine birçok farklı mekan gezdim, sizlerle paylaşmak istedim,” Ne yedin be! “ dediğinizi duyar gibiyim… Kiva Bomonti Kiva, tarihi bira fabrikası Bomontiada’nın bir kısmında bulunuyor. Girişinde öyle bir kapı var ki, açınca sanki kendinizi evinizde bulacaksınız. İçeriye girdiğiniz anda aç olmasanız bile aklınızı çelecek rengarenk meze ve yemeklerle dolu büfesi sizi karşılıyor, bakakalıyor, seçemiyorsunuz. Kiva , geneksel Türk ve Anadolu mutfağının lezzetlerini yeniden yorumluyor. Günlük 20 çeşit mevsimsel olarak sürekli değişiyor, size mevsiminde olmayan sağlıksız hiçbir şey sunulmuyor. Kullanılan malzemeler de memleketlerinden getiriliyormuş. Kiva’nın şefi Emre Kanlısu’nun tavsiyesi üzerine ben pehli( etli yaprak sarma, kuzu incik ve etin suyuyla pişen nohutlu pilav) , Şevketi Bostan bitkisiyle yapılan Şevketi Bostan, kereviz dolması, ıspıt kavurma ve turp otu kavurmanın tadına baktım. Hepsi inanılmaz lezzetliydi fakat pehli hepsinden biraz rol çaldı, efsaneydi. (Bahsederken bile canım çekti.) Kiva’ya mutlaka bir öğlen yemeği için veya keyifli bir akşam için uğrayın, pişman olmayacağınızı garanti ediyorum. İskele Restoran İskele, Atatürk’ün de bizzat ziyaret ettiği bir yer. Büyükçekmece’de bulunuyor. İyot kokusunu buram buram hissedebiliyorsunuz zira Mimar Sinan Limanı’nda. Balıkları da her gün limandan taze geliyor. İskele Restoran’ın binası 110 yıllık ve tarihi eser olduğundan koruma altında. Nostaljik havasını duvarlarındaki fotoğraflardan ve antikalardan alıyor, adeta geçmişe döndürüyor. Atatürk’ün oturduğu masa ve sandalyeler birebir kopyalanmış, sizi o günlere götürüyor. Atatürk’ün kahvesini yudumladığı masa ise sonsuza kadar rezerve… İskele’de ara sıcaklardan en çok ahtapot, kalamar, iskele basket simit ve karides mantı’yı sevdim. Tatlılardan ise kabak, ayva, irmik, cevizli incir ve hurma tatlısı vardı, ben en çok cevizli inciri sevdim. Atatürk’ün bizzat ziyaret ettiği bu restoran kalbimi çaldı, beni eskilere götürdü. Dodo Marin Balık Dodo Marin, Tuzla’da bulunuyor. İskelesinden günbatımını izleyebileceğiniz özel bir kısmı var, çok özel bir yer. Balıklı deniz mahsülü börek, Jumbo karides, kalamar simit, balıklı krep, ermeni pilakisi, ahtapot, lakerda, girit ezme saymakla bitmeyen mezelerinden aklımda kalanları. Hepsi inanılmaz lezzetli. Meze çeşitliliğinin yanında balık çeşitliliği de çok fazla Dodo Marin’de. Tadı damağınızda kalacak mezeleri, boydan boya deniz manzarasının yanında günbatımı iskelesi özel günlerinizi çok daha keyifli kılacak. Ben Dodo’nun romantik ve şık atmosferine aşık oldum. Kasap Döner Döner severlerden misiniz? Cevabınız evetse sizi bir sonraki satırlara davet ediyorum, iştahınızı açmak üzereyim. Kasap Döner, etin uzmanının yaptığı yaprak döner. Etin uzmanı diyorum çünkü KasapDöner’in sahipleri yıllarca kasaplık yapmış. Üstelik kıymadan değil bifteklik etten yapıyorlar dönerlerini. KasapDöner’de dönerin dışında, iskenderini de mutlaka denemenizi tavsiye ediyorum, ben çok beğendim. Tatlılardan da triliçe oldukça iyi. Döner seviyorsanız size en yakın KasapDöner şubesine koşun, döneri etin uzmanlarının elinden tadın. Kıyı Balık Kıyı Balık aslında bir İstanbul klasiği, benim için de çok özeldir. Çok keyifli zamanlarım geçti Kıyı’da. Kıyı’nın girişten itibaren bana verdiği sıcaklığı hep severim. Çok rahat döşenmiştir, çok da şıktır. Yemekleri ise dünyaca ünlü gurmeler tarafından kendini ispatlamıştır. Ben Kıyı Balık’tan ne zaman ayrılsam tadı damağımda kalır. Bu sefer balığımın yanında lakerda, kalamar, midye dolma ve pilaki yedim, yemeğimle aşk yaşadım. Buranın midye dolmasına bayılıyorum! Boğaz’da keyifli bir akşam geçirin, Kıyı’ya gelin. Quyyu Göktürk Quyyu’ya daha ilk girdiğinizde tazeliğe ve estetiğe verilen önemi farkediyorsunuz. Sofra tasarımlarına hayran kaldım. Bunların yanında Quyyu yalnızca şık bir restoran değil. Mottosu lezzet, hizmet, hijyeniklik! Quyyu’nun mezeleri o kadar güzel ki, mezelerden ana yemeğe yeriniz kalırsa mutlaka balık yiyin Quyyu’da. Quyyu’nun spesiyali Kuyu’da Kalkan, adı da buradan geliyormuş. Detaylarında gizli şık dekorasyonu, güleryüzlü, ilgili, hızlı personeli, temizliği ve ana yemeğe yer bırakmayan mezeleriyle Quyyu, en iyilerden. Serafina Hem ortaya çıkış hikayesi hem atmosferiyle çok sevdiğim Serafina’dayım. Serafina’nın yemeklerine zaten bayılırım, bir de cuma gecesi yanında canlı müzik olunca bir hayli keyiflendim. Serafina’da her yemeği seviyorum, bu cuma gecem ise dana carpaccio yedim, yanında risottosuyla servis ediliyor, doyduğum halde tabağımı silip süpürdüm. Bu güzel akşamı tatlı sonlandırmak için de tiramisu yedim, tatlımla bir süre aşk yaşadım. Serafina’da pazartesi, çarşamba, cuma ve cumartesi akşamları canlı müzik varmış, bilginize! Vintage Burger Vintage Burger Bağdat Caddesi’nin yeni konsepti. Beni nostaljik bir yolculuğa çıkardı. Enerjisi bol bir mekan, eğlenen, yüzü gülen insanlarla dolu çok tatlı. Bilardo masasında eğlenen, keyifli sohbet eden insanların arasına karıştım. Kendime Tiftik Burger söyledim, kendisiyle bir otuz saniye kadar bakıştık, çok güzel görünüyordu… Bu yeni mekana gelmişken Vintage Burger’inin de tadına bakmak istedim, o da en az tiftik kadar olağanüstüydü. Bir fast food sever olarak beni kalbimden vurdu Vintage Burger. Moda Şiraz Kadıköy’den Moda’ya doğru yürürkün kafamı kaldırıp farkettiğim samimiyet abidesi Şiraz vazgeçemediklerimden. Bildik tatların yeniden yorumlandığı Şiraz’ın sayısı çok da fazla olmayan (mekanı evimizin bir odası haline getiren) masalarından birine oturabilmek için rezervasyon yaptırmanızı tavsiye ederim zira masaların talibi çok. Portakallı rezene ahtapot ızgarasını mutlaka tadın, Şiraz’da sevmeyeceğiniz bir meze yok zaten. Huzuru ve samimiyeti bulmak isterseniz Şiraz Moda’da bir kaldırımın ucunda bekliyor. Berru Kahyaoğlu
  • Etiketler